BANKNOTTAN AL HABERİ: YENİ BANKNOTLAR YOLDA

Çarşı pazar, market derken her yerde uçan fiyatları, gün geçtikçe küçülen alım gücümüzü; hayatın bizden ne derece uzaklaştığını da görmekteyiz… Yeni banknotlar bunun destekleyicisi mi?
Değişmeyen tek şey değişim, dercesine; dün aldığımız, ertesi güne aynı paraya bulabilmek mümkün değil. Neredeyse bir tek ekmeğe günlük zam gelmiyor…
Belkilerde bugün öyledir, yarınları da bilemiyoruz… Bilinen yegâne şey; an be an fakirleştiğimiz, gün bitmeden dünü aradığımız da…
Yakında atasözünü de revize edecek gibiyiz: “İnşallah, bir saat öncemizi aramayız…” Hâl, o noktaya doğru gitmekte…
Çarşıya Pazara Nur Yağdı
Kalbi olan, tansiyonu olanın vay haline…
Son bir senede sebzeyi meyveyi unuttuk, alanlarımızda yemek yerine; müzeye kaldırsa yeridir…
TÜİK’in (Türkiye İstatistik Kurumu) 2022 yılı Nisan ayına dair verilenine göre; sayacağım bazı sebzelerin 1 yıllık ortalaması %178 oldu.
Gözlük numaralarınız artmadı rahat olun yahut da ekranlarınız da kirli değil; silmeyin… Sadece artık iyice fakiriz, fasfakir…
Buyurunuz rakamlarımıza öyleyse:
Çarliston Biber: 155.60 , Dolmalık Biber: 153.41.
Domates: 157.17, Havuç: 83.90, Patlıcan: 267.08.
Kabak: 114.12, Kıvırcık: 221.56 Kuru Soğan: 173.30.
Ve sahnelerin assolisti PATATES: 343.09… Assolistlere özel muamele; adı da sanı da büyük yazılmalı…
Bunların yanında maydanoz, salatalık, sivri biber de listemizin diğer ağır abileri ablaları…
Çoğumuz Yoksul Bile Değiliz…
Tüketici Hakları Derneği’nin açıklamasından yansıyanlar: 4 kişilik bir ailenin yeterli ve dengeli beslenebilmesinin bedeli, 5.323 TL.
Bu rakam aynı zamanda, 4 kişilik ailenin açlık sınır. Yine aynı ailenin yoksulluk sınırıysa: 17.340TL. Nisan 2022 için geçerli tutarlar.
Bırakın yoksulluk sınırını, açlık sınırının altında yaşayan haneler, aileler ve insanlar var…
Bu ürünler evlerin en temel ve en sık tüketilenleriydi. Fakir yemeği menemen bile, artık zengin sofralarına transfer olalı çok oldu…
Kıvırcığı, af buyurun; köylerde büyük baş hayvanların bile önüne atmazlardı…
Küçük Paralar Tedavülden Kalkacak Mı?
Bir çanta dolusu parayla alış verişe çıkılan günlere, hızlıca geri dönecek olabiliriz.
Nisan ayında %70 olarak açıklanan enflasyon, banknotlarımızı da yetersiz bırakmış.
Çoğumuzun dikkatini de çekmiştir; herkesin elindeki para 100 ve 200 TL. Piyasadaki dolaşım oranları %46’dan, %87.96’ya fırlamış.
Dünya Gazetesi’nden Şebnem Turhan’ın haberine göre; 2009 yılı nisan ayında 100 ve 200 TL’lik banknotların payı %46 iken, 2022 yılı aynı ayında %90’a da yaklaşmış.
100 TL’nin altında ne kaldı ki zati? Hiç olmazsa, boşuna cebimizde şişkinlik yapmasın… Maazallah, gören birisi de zengin falan sanıp; peşimize düşmemiş olur…
Galiba da vaktidir, şöyle gıcır gıcır 500’lük ve 1.000’lik banknotların. Hele de üstlerine de sebep olanların resmi bakılsa; tadından da yenmezdi… Hem ağırlık yapmaz da bari… Asgari ücreti de 5-10 tane olarak aldık mı; oh, tamamdır…
Söz Tükendi De Bizimki Lakırdı Olsun
Hani mesleki zaruriyet olmasa; bir saniye bakılacak gelişmeler değil de n’aparsın?
Günün sonunda, nasılsa artışı öğrenseniz de ruhunuz dahi duymasa; kasada gerçeklerle yüzleşiyoruz.
Biz gazeteciler, köşe yazanları galiba biraz da sizi hazırlıyoruz acı gerçeğe. En azından kronik sorunları olanlar, kasalarda düşüp bayılmasınlar; kalpten gitmesinler, panik atak geçirmesinler diye…
Bunca iç karartımsa, keyifsiz satırlarımla afakanlar da bastırdımsa üzerinize; lafı uzatmanın, nefreti üstüme çekmenin de alemi yok..
Ne derece şaklabanlık da yapsam, şu an fıkra da anlatsam; kimsede gülecek mecal, nefes alacak arzu da kalmadı nasılsa… En iyisi mi, ben de daha fazla baş ağrıtmayayım, yürek darlamayayım…
Kalabildiğiniz kadar, esen kalınız…
