Emekçinin Karantinası Ölüme Yatmak

Bugün 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı! Patron insiyatifiyle şanslı olanlarımız sağlığımız için evlerimizdeyiz. Peki ya diğerleri?

Tüm dünyada hızla yayılan korona virüs neticesinde yavaş yavaşlar önlemler alınmaya başladı, insanlar gönüllü ya da yaptırımlar sonucu evlerinde inzivaya çekildi. Mesleki anlamda da aynı durum söz konusu. Özel şirketler, küçük kurulumlar ya da devlet daireleri ilk başta dirense de yavaş yavaş belli düzenlemelerle çalışanlar karantina altına alındı. Yine de durum tam anlamıyla kontrol altına alınmış değil. Hala bazı özel şirketlerin yanında, zorunlu olduğu iddia edilen meslekler çalışmaya devam ediyor.

Polisler, doktorlar, hemşireler, kargolar, çiftçiler, eczacılar, market görevlileri… Hiçbiri kendileri için alınan sağlık önlemleri dışında bir hak talep etmeden, görevlerin yerine getirmek için mücadele ediyor. Bunu suistimal ederek görevini kötüye kullananlar yok mu? Mesela Adana’da bir polisin bir genci vurarak öldürmesi? Mesela bekçilerin ‘şehrin gardiyanları’ gibi dolaşmaya yer bulmaları.

Sadece birkaç haftadır tüm sektörleri ve her kesimden insanı kapsayacak sokağa çıkma yasakları ile karşılaşıyoruz. O da sadece hafta sonu. Korona hafta sonu izne çıkıyormuş gibi… Bir şekilde insanların hayatlarıyla oynayan bir sistem içerisinde, para kazanmak zorunda olanların tek umudu iş verenlerin inisiyatiflerine kalmış durumda.

Virüs Değil Sistem Öldürür

1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı kapsamında gönül isterdi ki sıcak havaların da etkisiyle kutlamalardan bahsedelim, güneşi birlikte karşılayalım, dayanışmayı iliklerimize kadar hissedelim. Bu günlerde konuştuğumuz tek şey, virüsün değil sistemin öldürdüğü.

Sokağa çıkma yasaklarının kontrolsüz yapılması, işe gidemeyen ya da gitmesi durdurulan insanların herhangi bir maddi destek alamaması, yoksulluğun iyice ortaya çıkması ve kötü koşullar nedeniyle hastalanan hatta ölen insanlar…

Devletin parasının tam da devreye sokulması gereken zamanlarda sektörler çalışanlarının maaşını kesiyor, ücretsiz izin veriyor, devlet de sadece bakıyor. Şimdi burada hesap vermeniz gerekmez mi sosyal devlet olmak gerekirken çaldığınız paralar için? Gerçi cevabı bilinen sorulara ne gerek var ki?

Güneşli Günlerde Kutlamasak Mıydı?

1 Mayıs’ı keşke hep birlikte kutlasak demişken… O da yasak ki! Virüsü olmasa devleti var. Emekçilerin bir araya gelip, yılda bir gün kendilerine verilen günü kutlaması baştan yasak. Ama ölmeleri… İşte o toplu iğnenin ucu bile değil.

İnsana değer vermeyen bir ülkede, sömürünün tam ortasında yaşamak zorunda olan ve sağlık sisteminin yanıltıcılığı ile ölüme terk edilen doktorlar, hemşireler, işçiler…

Bu sene en çok sizin için kutlu olsun bu gün! Birkaç ay sonra ya da seneye bugün belki de hep birlikte kutlarız bu günü.

1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı kutlu olsun!